21 Eylül 2007 Cuma

Kardeş Kavgası


Aslında ben de ablamla çok kavga ederim de burada bahsi geçecek olan biraz mitolojik :-)....Bu yazıyı şu an yazıyorsam "yaz" mevsimini ve dolayısıyla Kuşadası'nı özlememdir sebep.Sonra kendime de "neden Kuşadası'nın eski güzelliği kalmamışken ben hala özleyebiliyorum?" diye sormam.Sorunun cevabı basit çünkü orası "bizim oralar".Fakat bilinmesi gereken başka bir şey de "bizim oralar"da hala -yerlilerin dışında- çoğu kimsenin bilmediği gezip görülmesi gereken yerler de var.Bunlardan birisi de Zeus mağarası.Zaten yazıyı yazma sebebim de ortaya çıkyor bizim oraların reklamını yapmak!Dilek Yarımadası Milli Parkı'nın girişinde yer alan mağara Gök Tanrısı Zeus'un, kardeşi denizin mutlak hakimi Poseidon'u kızdırdığında -bu arada psikopat bi abisi varmış kızdırıldığında denizleri kabartıp alt üst edermiş,toprakları sarsarmış- saklandığı bir yermiş.Ayrıca bi güzel dinlenip yıkanırmış.Aslında Zeus'un da hikmeti var göğü inletip yağmuru yağdıran bir zat-ı muhterem fakat abi hürmetine el kaldırmıyormuş sanırım.Efendim,Zeus Mağarası içinde 10-15 metre derinliğinde bir su birikintisi de var.Hani birikinti dediysem girilip yüzülüyor bayağı.Zaten Güzelçamlı halkı da denizin uygun olmadığı hava şartlarında -bir nevi zeus oluyorlar ve onu yad ediyorlar:-)- mağara girip yüzme ihtiyaçlarını burada gideriyorlar.Şunu da söyleyeyim içindeki su tatlı ve tuzlu suyun karışımından oluşuyor.Maden suyuna benzetiliyormuş tadı da.Bu arada mağara içindeki kayanın dibinden -ki bu 4 metre dalmayı gerektiriyor- çıkan çamur yüzlere sürülerek güzelliklere güzellik katılıyor.Fakat bu çamur kısıtlı miktarda olduğundan yetişenin elinde pardon yüzünde kalıyor.Son bir not mağaraya girildiğinde Zeus'un yüzünü görüyor gibi oluyormuşsunuz."Mış" lı konuştum zira ben de daha mağaranın içine girmedim hep dışardan şöyle bir baktım sadece:-)


Oğuz Barlas

2 yorum:

Tugc dedi ki...

en çok neresi kafama takıldı biliyor musun?
"bizim oralar". bence yazı bunun üzerine olmalıydı..
Bu arada beyaz template daha güzel olmuş.

veritas-et-aequitas dedi ki...

Aslında haklısın Tuğçe'cim beni bu yazıyı yazmaya iten şey bizim oralara olan özlemimdi ama Zeus'un hikayesini öğrenince ilginç geldi ve aktarmak istedim.Farketmeden yazının merkezi olmuş o konu.Çok sağol tespitin için.